NEDEN DİYE SORMUYOR MUSUNUZ?

Şehit Fırat ÇAKIROĞLU gibi Ülkücü öğrencilerimizi üniversite bahçelerinde katleden, Şehit Doç. Dr. Sinan ATEŞ gibi akademisyenlerimizi en verimli olacağı günlerinde kıyan zihniyetin amacını merak etmiyor musunuz hiç?
Şehit Doç. Dr. Sinan ATEŞ'i hiç merak edipte araştırdınız mı?
Hani olurda dersiniz ya, 'vayy Ülkücü'ye bak, hem de Doç. Dr. ünvanlı!' dediniz mi kendi kendinize?
O aklınızda, hep kırdılı döktülü canlandırdığınız, aslında tek dertleri TÜRK DEVLETİ olan ve bunun için kendilerini feda eden Ülkücü gençler gibi, Şehit Doç. Dr. Sinan ATEŞ gibi dostlarınız oldu mu hayatınızda hiç?
Türk devletinin anayasal düzenini yıkmak isteyen marjinal örgütlerin, dahası, daha da ötesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğünü değiştirmek isteyen bölücü örgütlerin kümelendiği Üniversitelerde şöyle bir eğitmen olduğunu düşünün, aklınızda bir canlandırın:
Lisans eğitimini 2002-2006 yılları arasında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği bölümünde, yüksek lisans eğitimini ise 2007-2009 yılları arasında Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü'nde tamamlamış;
Sonra'da, 2010-2018 yılları arasında, Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi Enstitüsü'nde doktora yapmış;
Ülkücü harekat'a lise sıralarında Ülkücü başkanlığı yaparak hizmet vermiş ve bu harekatın en üst makamı olan Ülkü Ocakları Başkanlığını yapmış;
Ardından, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi olmuş bir Ülkücü'nün yukarda sayılan gruplara karşı nasıl bir tehdit olduğunu tahmin edebilir miziniz?
İşte, Şehit Doç. Dr. Ülkücü Sinan ATEŞ böyle eğitim donanımına sahip Balıkesir'in yetiştirdiği bir kardeşimiz idi.
Düşünün, böyle bir eğitmenin üniversitelerde nasıl bir eğitim vereceğini!
Düşünün, böyle bir eğitmenin, Ülkücü'leri 'sokak kabadayısı' gören gençleri, marjinal örgütlerin kandırdığı evlatlarımızı nasıl geri kazanıp, devlete millete kazandıracağını!
Düşünün, her üniversite'de Şehit Doç. Dr. Sinan ATEŞ gibi bir eğitmenin olduğunu!
Düşünün, bizim için kazanç ama materyalist bir fikriyat ile Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal düzenini yıkmak ve topraklarımızı bölmek isteyen hücrelere karşı tehlikenin boyutunu!
Öfkelimiyiz?
Hem de haddinden fazla; öyle ki, dünya'ya okkalı bir yumruk atacak kadar burnumuzdan soluyoruz.
Ama şaşırtmaya devam edelim onları, bir taşla iki kuş vuracaklarını zannedenlere, öfkemizi değil, azmimizi gösterelim.
Ortaokul sıralarından başlayarak, üniversitelere kadar, 'beşikten başlayıp, Muhsinler, Fıratlar ve Sinanlar gibi toprağa düşünceye kadar Dava için eğitim, eğitim' diyerek, terörist düşüncenin yeşerdiği zihinlere sahip sempatizanlara karşı en etkili silah olan eğitim ile cevap verelim.
Mevki, makam, şan ve şöhret için değil ama eğitim sahalarında ünvanlarımıza ünvanlar katarak büyük Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına bilgimiz ve inancımızla aramağan edelim kendimizi.
Elbet kurşunlarının sektiği, ıskaladığı günler olacak, o an, sadece o an, elbet nefsi müdafa başlar !!!..
Ülkücü, Müslüman'dır ve Müslüman temiz olur, eğitimli olur, dinamik olur ve her şeye hazırlıklı yaşayarak yoluna devam eder, Şehit Sinan ATEŞ gibi.
Teröristlere karşı her türlü sahada mücadele ederek şehit olan kolluk kuvvetlerimizin mensuplarını ve Ülkücü şehitlerimizi rahmetle anıyor, ailelerine sabır diliyorum.
Mekanları Cennet olsun inşaAllah.
F. Özonur/TASFO
Paylaş
Digər Xəbərlər

Pakistanda daşqınlar nəticəsində ölənlərin sayı 100-ü keçib

Ukraynada çoxsaylı vətəndaşlığa icazə verilib

Ermənistan Fransaya hərbi attaşe təyin edib

Ukraynada hərbi vəziyyətin müddəti uzadıldı

Danimarka, Niderland və İsveç Ukraynaya silah yardımına qoşulacaq

Türkiyənin hava məkanında rekord tranzit uçuş qeydə alındı

15 iyul Türkiyə üçün lakmus sınağı rolunu oynadı - Ərdoğan
